"Algınız yiyeceklerde olmasın...Ayrıca ne yemememeniz gerektiğine değil, "nasıl sağlıklı beslenebilirim"e olsun odağınız. Zira, yememeniz gerekenleri düşündükçe zihninizde bunun resimleri oluşacak ve zihninizi bu yiyecekleri yemeniz için komut verecek."
22 Nisan 2010 Perşembe
beyin gücü ile kilo verme notlarım
Artık kilit şeyleri sizlerlede paylaşarak dahada pekiştirmeye karar verdim. Sanırım bu banada iyi gelecek :) Forumdaki arkadaşlarım bana çok yardımcı oluyorlar.Çok mutluyum.Yasemin Soysal'ın söyledikleri o kadar mantıklı ve doğruki insan farkına varıyor yaşamın ve yaptığımız hataların...
21 Nisan 2010 Çarşamba
Givenchy-Absolutely Irresistible
tesadüfen seçip kokladım veee vuruldum uzun zamandır beni bu kadar etkileyen bir parfüm koklamamıştım :) Biraz pahalı ama bence değer.Hemen gidip koklayın derim.Hatta sıkıp biraz dolaşın ve durdukça ne kadar harikalaştığına şahit olun.
Mandalina, kırmızı funda meyveleri, kırmızı biber, Mısır yasemini notalarına sahiptir.
Portakal çiçeği, kediotu, sedir, paçuli, kehribar ile karıştırılmıştır.
foto kaynak
Mandalina, kırmızı funda meyveleri, kırmızı biber, Mısır yasemini notalarına sahiptir.
Portakal çiçeği, kediotu, sedir, paçuli, kehribar ile karıştırılmıştır.
foto kaynak
14 Nisan 2010 Çarşamba
13 Nisan 2010 Salı
Ağustos böceği-bayıldımmm...
Bir ağustos böceği doğmadan önce toprağın altındaki bir lavrada ortalama
olarak 12 yıl bekler.
Evet, tam 12 yıl. 12 yıllık hapislikten sonra dünyaya gelen garibanın ömrü
adında yazılıdır: Ağustos.
Yani topu topu bir ay… Şarkı söyleyen yalnızca erkek ağustos böceğidir.
Çünkü dişi, en güzel şarkıyı söyleyeni kendine eş seçecek ve çiftleşecektir.
Düşünsenize, 12 yıl toprağın altında bekle, dışarı çık. Ömrün bir ay…
Buldun, buldun… Bulamadın, bir daha yok. Siz olsanız çalışır mıydınız?
Sunay AKIN.....
olarak 12 yıl bekler.
Evet, tam 12 yıl. 12 yıllık hapislikten sonra dünyaya gelen garibanın ömrü
adında yazılıdır: Ağustos.
Yani topu topu bir ay… Şarkı söyleyen yalnızca erkek ağustos böceğidir.
Çünkü dişi, en güzel şarkıyı söyleyeni kendine eş seçecek ve çiftleşecektir.
Düşünsenize, 12 yıl toprağın altında bekle, dışarı çık. Ömrün bir ay…
Buldun, buldun… Bulamadın, bir daha yok. Siz olsanız çalışır mıydınız?
Sunay AKIN.....
Yeniköy'de balık-ekmek :)
Çok lezzetli bir balık ekmek yedik ve muhteşem güneşli ama buzz gibi soğuk havada harika bir gün geçirdik...
meyve çekirdekleri
Yeryüzünün aldığı yağmur oranı 10 yıllık aralıklarda artar. bu sene (2010) dünyanın periyodik olarak en çok yağmur alan yıllarından biri olacak, yani toprağın bereketinin yüksek olacağı bir yıl. .
Bu nedenle yediğiniz kayısı, şeftali, kiraz, vişne, karpuz, kavun, erik vb. meyvelerin çekirdeklerini lütfen çöpe atmayın, hele çöp poşetlerine ASLA hapsetmeyin. Mümkünse herhangi bir yerde toprağın 10 cm altına gömün. Üzerine de bir bardak su dökün.
Gömme imkanınız yoksa bi poşette bu çekirdekleri biriktirip yanınıza alın ( yada arabanıza koyun) arsa, tarla, toprak yol kenarı, yamaç gibi toprağı gördüğünüz alanlara bu çekirdeklerinizi savurun, korkmayın bu çevre kirliliği değildir aksine çevre için yeni hayattır. Doğa hemen o yeni çekirdekleri kucaklar ve besler…
Yapacağınız en kötü hareket çekirdekleri poşetlere hapsetmektir ! Bunu yapmayın ve yaptırmayın.
Yapılan çalışmalarda doğaya başıboş atılan yada dikilen bu çekirdeklerin en az yarısının yeşerip ağaç veya bitki olduğu kanıtlanmış.
En büyük israflardan birisi meyve çekirdeklerinin çöpe atılması, ülkemiz adına küçümsenemeyecek büyük bir servet...
Daha yeşil bir ülke için, daha temiz hava için, toprak kaymasını önlemek ve yeni nesillerimize yeşil bir dünya bırakmak için hep birlikte elimizden geldiğince meyve çekirdeği gömelim, savuralım, fırlatalım…
Bu uygulama TEMA tarafından başlatıldı ve bilinçli toplum olarak bizlerin desteklerini bekliyor, Doğaya yardım etmek, gelecekte etrafımızı saracak beton ve gökdelenlerden alamayacağımız oksijeni karşılamak için bile bu çekirdeklerden çıkacak ağaçlara ihtiyacımız olacaktır.
Çöp Poşetine atmadığınız her çekirdek için şimdiden teşekkürler,
DGD
Doğa Gönüllüleri Derneği
LÜTFEN BU YAZIYI TÜM DOSTLARIMIZLA PAYLAŞALIM
Bu nedenle yediğiniz kayısı, şeftali, kiraz, vişne, karpuz, kavun, erik vb. meyvelerin çekirdeklerini lütfen çöpe atmayın, hele çöp poşetlerine ASLA hapsetmeyin. Mümkünse herhangi bir yerde toprağın 10 cm altına gömün. Üzerine de bir bardak su dökün.
Gömme imkanınız yoksa bi poşette bu çekirdekleri biriktirip yanınıza alın ( yada arabanıza koyun) arsa, tarla, toprak yol kenarı, yamaç gibi toprağı gördüğünüz alanlara bu çekirdeklerinizi savurun, korkmayın bu çevre kirliliği değildir aksine çevre için yeni hayattır. Doğa hemen o yeni çekirdekleri kucaklar ve besler…
Yapacağınız en kötü hareket çekirdekleri poşetlere hapsetmektir ! Bunu yapmayın ve yaptırmayın.
Yapılan çalışmalarda doğaya başıboş atılan yada dikilen bu çekirdeklerin en az yarısının yeşerip ağaç veya bitki olduğu kanıtlanmış.
En büyük israflardan birisi meyve çekirdeklerinin çöpe atılması, ülkemiz adına küçümsenemeyecek büyük bir servet...
Daha yeşil bir ülke için, daha temiz hava için, toprak kaymasını önlemek ve yeni nesillerimize yeşil bir dünya bırakmak için hep birlikte elimizden geldiğince meyve çekirdeği gömelim, savuralım, fırlatalım…
Bu uygulama TEMA tarafından başlatıldı ve bilinçli toplum olarak bizlerin desteklerini bekliyor, Doğaya yardım etmek, gelecekte etrafımızı saracak beton ve gökdelenlerden alamayacağımız oksijeni karşılamak için bile bu çekirdeklerden çıkacak ağaçlara ihtiyacımız olacaktır.
Çöp Poşetine atmadığınız her çekirdek için şimdiden teşekkürler,
DGD
Doğa Gönüllüleri Derneği
LÜTFEN BU YAZIYI TÜM DOSTLARIMIZLA PAYLAŞALIM
6 Nisan 2010 Salı
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)