13 Ekim 2008 Pazartesi

Diyet denen virüs...

Bu sefer konumuz DİYET arkadaşlar...İnsanı hasta eden baş laf...

diyet

Uzun bir zamandır kilolarımla başım dertte biliyorsunuz ki!!! Her zaman zayıf olan ben bir anda kendimi bu yağların içinde buldum. Nasıl bir sürüklenmedir bilemiyorum. Sebep; önce yanlış beslenme tarzı sonrasında stres daha sonra hipoglisemi ve hamilelik...Şimdi ise 82 kg ile acaba nasıl baş ederim diye düşünüyorum.

Aslında artık düşünmüyorum düşündüğüm tek şey nasıl motivasyon sağlayabilirim! Hiçbir zaman çok fazla yemek yemedim yalnızca yanlış zamanlarda yanlış şeyler tükettim!!! Bakın burası çok önemli...Benim gibi kilosu olanlar lütfen diyetleri çöpe atın. Diyet listeleri diye bişey yok!!! Sağlıklı beslenme var!!!

Hamilelikten sonra kendi kendime yediklerimden çalarak , öğlen ve akşam yemeklerinde karbonhidratla proteini karıştırmayarak kısa bir sürede 7 kg verdim bir daha da almadım. Şimdi tekrar bu sisteme geri dönücem ve bu hastalıktan bu insanın moralini bozan görüntüden kurtulucam. Hep kendim için bişey yapmalıyım artık diyordum ya işte bedenimi sevmeye başlayarak bu işe başlıyorum.

Geçenlerde gittiğim Alman Hastanesi Prof.Dr.Hüsrev Hatemi bana çok etkilendiğim bişey söyledi. Ben dedim ki "zayıflamam lazım". Hüsrev Hoca dedi ki "zayıflamam lazım yok". "Yerine bu var olan kilolarımın üzerine yeni kilo katmamalıyım var". Düşünce şeklini değiştir önce dedi bana. Zaten bu kilonun üzerine kilo almamak için çabaladığında kilolar yavaş yavaş gidecek dedi. Ben çok etkilendim. Beynimin ne kadar zamandır o şekilde durduğunu düşünüp örümcek ağlarını temizlemem gerektiği geldi aklıma.

Hipoglisemi ilaçlarımı tüm yan etkilerine karşı düzenli almaya çalışıcam. Sabah normal bir kahvaltı yapıp ya da cornflakes yiğip öğlen karbonhidratlı bişey yemek zorunda kalırsam bunu minimum düzeyde almaya çalışıp akşamına kesinlikle bir daha karbonhidratla ilgili bişey almicam.

Bu demek oluyor ki sabah kahvaltısı en önemli öğün. Öğlen yemeği lazım çünkü gün içindeki enerjinin düşmesini önleyecek bir öğün. Akşam yemeği ise sabaha kurt gibi acıkmış olarak kalkmamak için şart. Ayrıca midemizi rahat tutacak, kolay uyumamızı sağlayacak, kendimizi kuş gibi hafif hissetmemizi sağlayacak çoookkk çok hafif bişeyler atıştırararak bitirmeliyiz. Ara öğünler çok gerekli. Çünkü bunlar da ana öğünlere kadar midemizi bastırıp kan şekerimizin gereksiz düşmesini engelleyip vücutta fazla insülin salgılanmasını engelleyip ani ve çok acıkmamızı engellicek. Meyvelerden muz, incir ve üzümü az tüketicez hatta hiç tüketmicez. Şekerle ve hamurla ilgili hiç bişey yok. Cola yok. Belki 1 tane insafsızlık etmiim.:))

İnanın bu sistem çok işe yarıyor. Bir yere gittiğinizde arkadaşınız karşınızda hamburger yerken siz salata kemirirseniz akşamına emin olun gizlice bişeyler yersiniz. O yüzden hamburger yenmesi gerekiyorsa içindeki mayonezi, ketçabı koydurmayın ve patatesi en küçük boy alın. Akşamınada salata ve çorba ile geçin. İşte bütün mesele bu.

Diyetle ilgili çok doktora ve güzellik salonlarına gittim. Elime tutuşturulan her diyetin ilk haftası hep başarızılıkla sonuçlandı. Zaten daha oradan çıkarken o kağıt parçası benim canımı sıkmaya başlardı...

O yüzden diyet listeleri çöpe diyorum kendi adıma...

Neyi yiğip neyi yemememiz gerektiğini herkes biliyor. Herkes kendinin doktoru bence. Ruhen ve bedenen insandır kendini hasta eden ve iyileştiren. Ben bu hipoglisemi yüzünden yüzümün uyuştuğunu ve ellerimin zangır zangır titrediğini biliyorum. Sebepsiz ağlamalar, aşırı sinirlilik...

Ben kendim yapmışım bunu kendime.....BENNN...

Tek iyileştirecek olanda benim. Ben ve iradem.

Korkuyorum aslında bu yazıyı yazarken. Son zamanlarda hiçbir dediğimi yapamaz oldum. Ama burada sizlere içimi dökersem biraz olsun rahatlayacağımı düşündüm. Bu kilolar ya gider ya hasta bir insan olarak kalırım.

Size her hafta güzel haberler yazmayı umuyorum. Her pazartesi kilomu bildiricem. Bakalım neler olacak!!!

Aşağıda benim kaç kilo verdiğimde kaç bedene düşeceğime dair bir liste var :)

88 kg ile 46 beden >>>çok şükür bu kilodan kurtuldum.

80 kg ile 44 beden >>>Şu an bu bedendeyim.

72 kg ile 42 beden

64 kg ile 40 beden

56 kg ile 38 beden

48 kg ile 36 beden >>>Bu bedene inmem kemik yapımdan ve yaşımdan

dolayı artık mümkün değil.

Bu tablo tamamen benim tarafımdan hazırlanmıştır. Herkese göre kilo aralığı değişebilir.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

ayyyy...aynı benim durum :)) ama azimlisiniz siz ne güzel ..ben daha hala o moda giremedimki